FİKRET ÜNLÜ’NÜN MEMLEKET HASRETİ (3 )
Bugün 22 Şubat 2019, günlerden Cuma, Rahmetli Fikret ÜNLÜ’nün cenaze namazı Ermenek Sipas Camii’nde eda edildikten sonra,severleri eşliğinde hasret çektiği topraklar doğru yola çıktı ve Karamanoğlu Mehmet Bey’in türbesinin yayına defni yapıldı. Ruhu şad olsun.
O, artık geri dönülemeyecek bir yolun yolcusu,hasret duyduğu dağlara, çocukluğun geçtiği zor coğrafyanın karlarla bembeyaz kaplı yaylasındaki ebedi mekanına doğru yola çıkarken “MEMLEKETİM” şirinden kaldığımız yerden devam edelim:
Köstebekler görsem
Anızlı tarlalarında,
Sütleğenler gevenler arasında,
Korkak ürkek v e telaşlı
Atmacaların kanatları altında.
Koca kartallar görsem
Yıldız kadar yükseklerde,
Döne döne dolaşan kara kartallar,
Bir başıma baka kalırım
Çocukluğuma gider aklım.
Bir çam sesi duysam
Uzaklardan gelen
Kuzu oğlak melemeleri
Bir kavalı dinlesem
Nerede olursa olsun
Sazın teline dokunsa biri
Bir arı görsem bozkırda
Kır çiçeklerinde
Memleketim gelir aklıma
Yanar mı yanar yüreğim.
Şiirin bu bölümü, çocukluğunu yaşadığı yaylalardaki tarlalarda, sık sık görülen köstebeklerin , telaşlı, korkak ve ürkek davranışlarını, kara kartalların diğer tarla hayvanları üzerine kurduğu baskıyı , avını arayış turlarını dile getiriyor. Bu dizeler Fikret ÜNLÜ’nün şiir yönünün çok güçlü olduğunu gösteriyor. Her babayiğit şairim diyen bir kimse yukarıdaki dizelerde anlam zenginliğini kelimelerle ortaya koyup öremez. Tabi bu dizelerde, çocukluğunu geçirdiği yerlerle ilgili olarak çok derin bir hasret/özlem var.
Yalınayak çocuklar görsem
Kara yağız
Anız yanığı delikanlılar
Belleri bükülmüş
Elerli Titrek
Gözlerine duman çökmüş
Dedeler görsem
Şalvarlı nineler
Ve deliler görsem sokaklarda
Köylerim gelir aklıma
İçim yanar
Yanar yüreğim
Torosların yaz sıcağında, yalınayak, kara yağız çocuklar, anız yanığı delikanlılar, beli bükülmüş, eli titrek, gözleri duman çökmüş dedeler, şalvarlı nineler onun hafızasına kazınmış yöre insanlarının ve onların durumlarını dile getirmiş yukarıdaki dizelerde. Çaresiz Taşeli halkının bu hâli onu daha derinden etkilemiş ve yüreğini dağlamıştır.
MEMLEKET şiirinin bu bölümünde olağan üstü bir tasvir, insanlarımıza karşı derin bir acıma duygusu var. Sözcükler çok güzel , taştan yapılan evlerin köşelerindeki taşlar gibi yerli yerine oturmuş, düzgün ve hatasız bir örgü ile iç dünyasını çok net ve yalın dışa vurmuş ve güçlü bir şair olduğunu kanıtlamıştır. Oysaki onun böyle bir iddiası yoktur. 21.02.2019 Hasan ŞİMŞEK